- KAYABİLMEK
- KAYAKÇILIK
- KAYALAŞMAK
- KAYARLAMAK
- KAYAĞANLIK
- KAYBEDİLİŞ
- KAYBEDİLME
- KAYDEDİLME
- KAYDIHAYAT
- KAYDIRTMAK
- KAYDIRILMA
- KAYGANALIK
- KAYGILANMA
- KAYGILANIŞ
- KAYGILILIK
- KAYGISIZCA
- KAYKILTMAK
- KAYMAKALTI
- KAYNAKHANE
- KAYNAKÇACI
- KAYNANALIK
- KAYNATALIK
- KAYNATILMA
- KAYRACILIK
- KAYTARMACI
- KAYIK YAKA
- KAYIKÇILIK
- KAYINPEDER
- KAYIRILMAK
- KAYIT DIŞI
- KAYITLAMAK
- KAYITLILIK
- KAYITSIZCA
- KAYIVERMEK
- KAYIŞ DİLİ
- KAYIŞKIRAN
- KAYIŞÇILIK
Bazı Kelimelerin Anlamları (Rastgele Seçilenler)
-
KAYIŞKIRAN
- Baklagillerden, kökleri toprağa derince girdiği için tarlalar sürülürken sabanı tutan, çiçekleri kırmızı bir bitki; sabankıran (Onosis spinosa)
-
KAYNATILMA
- Kaynatılmak işi
-
KAYDIRTMAK
- Kaymasını sağlatmak, kaymasına sebep olmak
-
KAYITLAMAK
- Birtakım şartlarla bağlamak, sınırlandırmak; takyit etmek
-
KAYIVERMEK
- Ansızın veya kısa sürede kaymak