Harf Sayısına Göre Kelimeler
K U B A Ş M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
Bazı Kelimelerin Anlamları (Rastgele Seçilenler)
-
KUMUK
- Rusya Federasyonu’na bağlı Dağıstan Özerk Cumhuriyeti’nde yaşayan bir Türk halkı ve bu halkın soyundan olan kimse
-
AKBAŞ
- Yazın kutup bölgelerinde yaşayan, kışın ılık kıyılara göçen, kısa ve ince gagalı, siyah bacaklı bir tür yabani kuş; deniz kazı (Bemicla)
-
BAŞ
- İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm; kafa, kelle, ser (I)
- Bir topluluğu yöneten kimse
- Bir şeyin başladığı zaman veya yer
- Bir şeyin özü, temeli, kaynağı
- Arazide en yüksek nokta
- Bir şeyin genellikle toparlakça ucu
- Bir şeyin uçlarından biri
- Kasaplık hayvanlarda ve bazı yiyeceklerde adet
- ► sarraflık hakkı
- Bir şeyin yakını veya çevresi
- "Önem veya yönetim bakımından ileride olan, en önemli, en üstün" anlamlarında birleşik kelimeler yapan bir söz
- Karakucak ve yağlı güreşte pehlivanların ayrıldıkları beş dereceden birincisi
- Deniz teknelerinde ön taraf
-
KUŞAK
- Bele sarılan uzun ve enli kumaş
- Sağlamlığını artırmak için bir şeyin çevresine geçirilen ağaçtan veya metalden bağ
- Bir ürünün, bir aygıtın teknolojideki ve bilimdeki gelişmeye göre üretilen yeni biçimleri
- Yeryüzünde veya herhangi bir gök cisminde belli şartları sağlayan bölge
- Yeryüzünde benzer özellikler gösteren coğrafi sahaların oluşturduğu bölgeleri ifade etmek için kullanılan genel ad: sıcak kuşak, deprem kuşağı, orman kuşağı vb
- Yaklaşık olarak aynı yıllarda doğmuş, aynı çağın şartlarını, dolayısıyla birbirine benzer sıkıntıları, kaderleri paylaşmış, benzer ödevlerle yükümlü olmuş kişilerin topluluğu; batın
- Bir küre yüzeyi, paralel iki düzlemle kesildiğinde iki kesitin arasında kalan bölüm; küre kuşağı
- Henüz birleştirilmemiş ses ve görüntü taşıyan filmler
- Televizyonda programlar için ayrılmış özel zaman dilimi
- Yaklaşık yirmi beş otuz yıllık yaş kümelerini oluşturan bireyler öbeği; göbek, nesil, batın, jenerasyon
-
KAKMAK
- İtmek, vurmak
- Kakma yapmak; hakketmek, kakalamak (I)
- Vurarak dar bir yere sokmak