- O ARA
- OBERJ
- OBRUK
- OCUMA
- ODACI
- ODALI
- ODEON
- ODSUZ
- OFANS
- OFLAZ
- OFRİS
- OFSET
- OJELİ
- OKAPİ
- OKLUK
- OKRUK
- OKSİT
- OKTAN
- OKTAV
- OKUMA
- OKUME
- OLASI
- OLCAY
- OLEİK
- OLEİN
- OLGUN
- OLMAK
- OLMAZ
- OLMUŞ
- OLURU
- OLÇUM
- OMBRA
- OMBRE
- OMLET
- ONAMA
- ONDAN
- ONGEN
- ONGUN
- ONİKS
- ONLAR
- ONLUK
- ONMAK
- ONSUZ
- OOSİT
- OPERA
- OPTİK
- ORADA
- ORALI
- ORASI
- ORAYA
- ORCİK
- ORFOZ
- ORGAN
- ORGCU
- ORİON
- ORKİT
- ORLON
- ORMAN
- ORTAK
- ORTAM
- ORTAY
- ORTAÇ
- ORTEZ
- ORTOZ
- OTACI
- OTAMA
- OTİST
- OTİZM
- OTLAK
- OTLUK
- OTSUL
- OTSUZ
- OTÇUL
- OVALI
- OVMAK
- OVMAÇ
- OYACI
- OYALI
- OYDAŞ
- OYLUM
- OYMAK
- OYNAK
- OYNAŞ
- OZMOZ
- OZUGA
- OĞLAK
- OĞLAN
Bazı Kelimelerin Anlamları (Rastgele Seçilenler)
-
OKLUK
- İçine ok konulan ve sırtta taşınan meşinden yapılmış ok kılıfı; okdanlık, sadak
- Ok yapılmaya uygun
-
ORTEZ
- Kemikteki biçim bozukluğunu düzelten, bozukluğun ekleme vereceği yükü azaltan veya felçli kasa destek veren araç
-
OTLUK
- Otu bol olan yer
- Kış için kurutulmuş ot yığını
- Ot konulan yer
-
ORTAK
- Birlikte iş yapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlı kimselerden her biri; şerik, partner
- Birden çok kimse veya nesneyi ilgilendiren, onlara özgü olan, onların katılmasıyla oluşan; müşterek
- ► kuma
-
O ARA
- O sıra