Harf Sayısına Göre Kelimeler
                    
            
            
    
    T A R M K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
                                    
            
                                
            
                                
            
                                
            
                                
            
                                
            
                                
            
                                
            
            
    
    Bazı Kelimelerin Anlamları (Rastgele Seçilenler)
            
                            - 
                    ATMAK
                    
                                                    - Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak
 
                                                    - Bir şeyi yere doğru bırakmak
 
                                                    - Bir kimsenin ilişiğini kesmek
 
                                                    - İçine koymak
 
                                                    - Rastgele bir kenara koymak
 
                                                    - İp, halat, zincir gibi şeylerin bir ucunu ulaştırmak
 
                                                    - Bir yerden başka bir yere taşımak
 
                                                    - Sille, tokat vurmak
 
                                                    - Top, tüfek vb. silahları patlatmak
 
                                                    - Kurşun, gülle, ok vb. şeyleri hedefe fırlatmak
 
                                                    - Bir işi ertelemek
 
                                                    - Örtünüp korunmak için bir şeyi üzerine almak
 
                                                    - Suç vb.ni bir başkasına yüklemek
 
                                                    - Kovmak, dışarıya çıkarmak, ilgisini kesip uzaklaştırmak
 
                                                    - İstenilmeyen bir şeyi kendi malı olmaktan çıkarmak
 
                                                    - Kullanılması gelenek hâline gelmiş bir şeyi kullanmaktan vazgeçmek
 
                                                    - Çıkarmak, dışarıya vermek
 
                                                    - Patlayıcı maddelerle havaya uçurup yıkmak
 
                                                    - Yay ve tokmakla ditmek, kabartmak
 
                                                    - Herhangi bir nesnenin üzerindeki boya dağılmadan yarılmak
 
                                                    - Yapışık olduğu yerden ayrılmak
 
                                                    - Kalp, nabız vurmak, çarpmak
 
                                                    - Sıkıntı dolayısıyla giyilen bir şeyi çıkarmak
 
                                                    - Yazılı veya banda alınmış bir metinden bazı bölümleri çıkarmak
 
                                                    - Değerini eksiltmek
 
                                                    - Yazılmış bir şeyi göndermek, yollamak
 
                                                    - Birini terk etmek
 
                                                    - Kendi istediği gizli bir yere götürmek
 
                                                    - Yalan veya abartmalı söz söylemek
 
                                                    - Bilmeden, kestirerek söylemek
 
                                                    - İçki içmek
 
                                            
                 
                            - 
                    ATA
                    
                                                    - Büyükbabadan başlayarak geriye doğru atalardan her biri; baba, dede, cet
 
                                                    - Kişinin geçmişte yaşamış olan büyükleri; ağababa
 
                                            
                 
                            - 
                    MAKRAMA
                    
                
 
                            - 
                    ATMA
                    
                
 
                            - 
                    TAKMAK
                    
                                                    - Bir şeyi başka bir yere uygun bir biçimde tutturmak, iliştirmek, geçirmek
 
                                                    - Düğün vb. törenlerde takı armağan etmek
 
                                                    - Ad, lakap koymak
 
                                                    - ► kuşanmak
 
                                                    - Kendisiyle birlikte götürmek, yanına almak veya arkasından izletmek
 
                                                    - Biriyle olumsuz olarak uğraşmak
 
                                                    - Borç bırakmak
 
                                                    - Önemsemek, önem vermek; tınmak
 
                                                    - Sınavını başaramamak