GEÇMEK
- Bir yerden başka bir yere gitmek (-e)
- Bir yandan girip diğer yandan çıkmak (-den)
- Yol, araç veya akarsu bir yerin yakınından veya içinden gitmek (-den)
- Bir duruma uğramak, konu olmak (-den)
- Okulda, sınavda başarı göstermek (-i)
- Ömür yaşamak (-de)
- Bir şeyi bundan böyle yapma durumunda olmamak (-den)
- Olmak, vuku bulmak, cereyan etmek (-de)
- Bulaşmak, sirayet etmek (-e)
- Herhangi bir durum, soya çekim yoluyla birinde görünmek (-e)
- Bulunduğu yeri veya konumu değiştirmek (-e)
- Bir yeri aşmak, öbür yana ulaşmak
- Yerini bırakıp başka yer almak
- Bir konu üzerinde veya bir yerde çalışmış olmak (-den)
- Etki yapmak; işlemek
- Görev almak
- Kalmak, devrolmak
- Geride bırakmak; aşmak (-i)
- Tükenmek, bitmek; sona ermek (nesnesiz)
- Üstünlük sağlamak (-i)
- Söylemeden veya bitirmeden atlamak (-i)
- Zamanı aşmak, geride bırakmak (-i)
- Zaman tükenmek (-le)
- Bir müzik parçasını meşk ederek öğrenmek, çalmak veya söylemek (-i)
- Birinden meşk etmek (-i)
- Haberi bir iletişim aracı ile bildirmek
- Ateş vb. sönmek (nesnesiz)
- Yazılmak, girmek
- Sürümü olmak, satılmak (nesnesiz)
- Konuşmada sözü geçmek veya basında yer almak (-e)
- Kullanımda olmak, tedavülde olmak (nesnesiz)
- Kabul edilemez olmak (nesnesiz)
- Bırakmak, vazgeçmek (-den)
- Bir yere gidip oturmak
- Çok bekletilmekten çürümeye yüz tutmak (nesnesiz)
- Sıyrılmak, kurtulmak, işin içinden çıkmak (nesnesiz)
- Bazı kelimelerle birleşik fiil yapar (argo)
- Çekiştirmek, yermek (-e)
Birleşik Kelimeler:
geçgeç | gelgeç | yeregeçen | yolgeçen hanı | genelgeçer | çok geçmeden | ödegeç | serdengeçti | vazgeçmek