PERDE
- Görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü; gerelti, gergi, hicap (isim)
- Üzerine bir cismin görüntüsü yansıtılan saydam olmayan yüzey
- İki yeri birbirinden ayıran bölme
- Seste pes perde
- Doğruyu görmeye engel olan şey (mecaz)
- Kaz, ördek, martı gibi hayvanların parmaklarını birbirine bitiştiren zar (hayvan bilimi)
- Bir müzik parçasını oluşturan seslerden her birinin kalınlık veya incelik derecesi (müzik)
- Bu ses derecelerini sağlamak için çalgılarda bulunup parmaklarla basılan yer (müzik)
- ► katarakt (tıp)
- Bir sahne eserinin büyük bölümlerinin her biri (tiyatro)
Birleşik Kelimeler:
perde arkası | perde ayaklılar | perde beton | perde duvar | perde gazeli | perde perde | perde pilavı | perde tokası | perdesi sıyrık | perdesi yırtık | ayak perde | beyaz perde | demir perde | Demirperde | pes perde | tahta perde | tül perde | üst perdeden | bölme perdesi | burun perdesi | esrar perdesi | kapı perdesi | kesel perdesi | segâh perdesi | ses perdesi | sinema perdesi | sis perdesi | şerit perde