ÜST
- Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı; üzeri, fevk, alt karşıtı (isim)
- Bir şeyin görülen yanı, yüzü
- Bir şeyin dış yüzü; üzeri
- ► giysi
- Birine göre yüksek aşamada olan kimse; mafevk
- Vücudun beden bölümü
- Artan, geriye kalan bölüm
- Birkaç şeyden birbirine göre yukarıda olan (sıfat)
- Sınıflamalarda temel olarak alınan bir tipe göre ileri derecede olan (sıfat)
Birleşik Kelimeler:
üst açı | üst alize | üst anlam | üst baş | üst bitken | üstçavuş | üst çene | üst deri | üst dil | üst direk | üst diş | üst dudak | üst eşik | üst geçiş | üst geçit | üst güverte | üst insan | üst kat | üst katman | üst kavuşum | üst kurul | üst küme | üst perdeden | üst sınıf | üst soy | üstsubay | üst tabaka | üst tarafı | üst üste | üstyapı | üstü kapalı | altüst | akşamüstü | altı üstü | arkaüstü | ayaküstü | başüstü | bayramüstü | bireyüstü | böbrek üstü bezi | deneyüstü | dizüstü | diz üstü | doğaüstü | duyuüstü | gerçeküstü | ikindiüstü | insanüstü | kalburüstü | kıçüstü | köprü üstü | lisansüstü eğitim | masaüstü | normalüstü | olağanüstü | öğleüstü | partilerüstü | rüzgârüstü | set üstü ocak | sırtüstü | suçüstü | tabiatüstü | tepe üstü | tepeüstü | yaşamüstü | yer üstü | yolüstü | yüzüstü | dumanı üstünde | buğusu üstünde | başüstüne